İsviçre’nin en büyük bankası UBS, UBS’nin küresel görünüm raporunda, Türkiye ekonomisi ile ilgili yapılan tahminlere yer verildi. Bankanın ekonomistleri, dolar kuru için 2024 sonunda 39 TL, 2025 sonunda ise 48 TL’yi öngörüyor. Aynı raporda Euro kurunun da 2024 sonunda 44,9 liraya, 2025 sonunda ise 57,6 TL’ye yükseleceği tahmin edildi.
UBS’nin öngörülerine göre, tüketici enflasyonu 2023’ü yüzde 70 olarak kapatırken, bu oranın 2024 sonunda yüzde 41,4’e, 2025 sonunda ise yüzde 21,1’e düşeceği belirtiliyor.
Banka, enflasyonun 2024’ün ikinci çeyreğinde yüzde 77’ye ulaşacağını öngördü. Bu tahminler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) geçen hafta yayımladığı raporda belirtilen enflasyon tahminlerinden farklılık gösteriyor. TCMB, 2023 sonu için yüzde 65, 2024 sonu için yüzde 36, 2025 sonu için yüzde 14 enflasyon öngörüsünde bulunmuştu.
Banka, politika faizini 2023 sonunda yüzde 40 olarak beklerken, bu oranın 2024 sonunda yüzde 25’e, 2025 sonunda ise yüzde 20’ye düşeceğini tahmin ediyor.
Ayrıca, 2023’ün kalan iki ayında 250’şer baz puanlık faiz artışları ve ek makro ihtiyati tedbirlerin alınmasını, 2024’ün ikinci yarısında ise faiz indirimlerinin başlamasını öngörüyor.
UBS’nin büyüme beklentilerine göre, Türkiye ekonomisi 2023’te yüzde 4,4, 2024’te yüzde 2,4, 2025’te yüzde 3,2 oranında büyüyecek. Banka, bu yavaşlamanın makro dengesizliklerin düzeltilmesine katkı sağlayacağını belirtti.
Cari açık beklentilerine göre, 2023’te 50 milyar dolar, 2024’te 39 milyar dolar, 2025’te 27 milyar dolar olacağı öngörüldü.
Türkiye ekonomisinin büyüklüğü ise 2023 sonunda 1 trilyon 106 milyar dolar, 2024 sonunda 1 trilyon 277 milyar dolar, 2025 sonunda 1 trilyon 313 milyar dolar olarak tahmin edildi. Kişi başı milli gelir ise 2023 sonunda 12 bin 817 dolar, 2024 sonunda 14 bin 637 dolar, 2025 sonunda 14 bin 891 dolar olarak bekleniyor.
UBS’nin raporunda dikkat çeken bir diğer husus ise yerel seçimlere kadar devam edeceği öngörülen mevcut politikaların ve Türk Lirası’ndaki kontrollü değer kaybının ardından, seçim sonrasında bir politika değişikliği olup olmayacağına dair artan belirsizliklerin olduğu vurgulandı.
Banka, en büyük belirsizliğin ise kur korumalı mevduatın (KKM) akıbeti ve Türk yetkililerin KKM’deki 107 milyar dolarlık hacmin ne kadarını standard TL mevduata dönüştürme ve KKM’den döviz mevduata büyük bir geçişi önleme konusunda ne kadar başarılı olacağıyla ilgili olduğunu ifade etti.
